Kızıl Avlu M.S 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu Mısır Medeniyeti etkisindeyken yapılmıştır. Mısır Tanrıları İsis ve Serapis’e adanmıştır. Dolayısıyla Serapion diye de geçmektedir. Tapınak kullanıldığı dönemde yeraltı tanrısı Serapis’in 10 metre yüksekliğinde bir heykeli varmış ve kimi ayinlerde tapınağın altında yer alan tünellerden heykelin içine giren rahip, Serapis’i taklit ederek söylevini yapar ve ayini böyle gerçekleştirirlermiş.

Roma İmparatorluğu Hıristiyanlık sonrasında tapınağı kiliseye çevirmiştir. İncil'de adı geçen 7 kiliseden kesin olarak yeri bilinen tek kilisedir. Bergamalılar tarafından "Kızıl Avlu" diye adlandırılır. Kızıl Avlu diye adlandırılmasının sebebi; dışarıdan bakıldığında tamamen kırmızı tuğla ile kaplı olmasıdır. Binayı kaplayan mermerlerden birkaçı bugün bile görülmektedir.

Tapınağın kazısı sırasında ele geçen tabletlerde yapılan incemeler sonucunda tapınağın inşasına ait bilgiler edinilmiştir. Yaklaşık 40 kilometre uzakta Manisa’da bir ocakta üretilen ‘Kızıl Tuğla’lar tuğla ocağından Bergama’ya kadar sıralanmış kölelerce elden ele taşınmış ve aynı köleler tarafından yapılmıştır.

Restorasyon çalışmaları uzun yıllardır sürmektedir ve muhtemelen bunu okuyan sizler Kızıl Avlu’yu görmeye gittiğinizde hala restorasyonda olacaktır.