Plitvice Gölleri Doğal Parkı

Hırvatistan gezimizin en heyecanla beklediğimiz kısmı Plitvice Gölleri Doğal Parkı yolculuğuydu. UNESCO Kültür Mirasları listesindeki bu doğal park yolculuğu planlarken yaptığımız araştırmalarda karşımıza çıkmıştı ve resimlerini görür görmez gitmeye karar vermiştik. Zagreb’den sabah erkenden bindiğimiz bir otobüs ile 2,5 saatte Plitvice’de bulduk kendimizi. Burayı günübirlik ziyaret edebilir ya da park alanı içindeki otellerden birinde bir kaç gece konaklayabilirsiniz. Biz günübirlik ziyareti tercih ettik.
İlk karşılaşma…

Otobüsler, yolcuları park girişine 10-15 dakika yürüme mesafesinde olan bir durakta bırakıyor. Parka ulaşınca öncelikle bilet gişesinde park giriş biletlerimizi alıyoruz (Tam: 15 Euro, öğrenci: 10 Euro). Sonra sırtçantalarımızı yakındaki otellerden birinin emanetine bırakıyor (çanta başına 3 Euro emanet ücreti ödemek gerekiyor) ve nihayet park gezimize başlıyoruz!

Plitvice Gölleri Parkı, Zagreb ile başlayıp güneydeki şehir ve adalara doğru planlanan bir Hırvatistan turu için harika bir ara durak. Zagreb’ten kısa sürede varılıp, günübirlik ziyaret edilip sonra güneydeki şehirlerden birine devam edebilmek için yeterli zaman ve ulaşım imkanı mevcut.

Turkuaz renkli, irili ufaklı 16 adet gölden ve aralarda nefes kesici güzellikleriyle kendilerini gösteren şelalelerden arta kalan kısımlar yemyeşil, ormanlık alan. Parkı isterseniz bir kaç gün boyunca, yavaş yavaş yürüyerek ziyaret edebilirsiniz.

Doğal yürüyüş yolları

Ya da bizim gibi günübirlik ziyaretçilerdenseniz, park içinde belli noktalar arasında ulaşım için ücretsiz hizmet veren küçük otobüsler ve vapurlardan faydalanmanızı öneririm.

Ziyaretçi vapurları

Biletleri aldığımız gişenin hemen yanında bir danışma ve bilgi gişesi var, burada günübirlik ziyaret için en uygun ve güzel yürüyüş rotası hakkında bilgi ve tavsiye aldıktan sonra bir park otobüsüne binip 5 dakikalık bir yolculukla başlangıç noktamıza ulaşıyoruz. Ormanlık alanın ve göllerin arasına ustaca yerleştirilmiş, ağaçtan yapılmış doğal yürüyüş patikaları çok hoşumuza gidiyor. Rahat ve spor ayakkabılar, şapka, güneş kremi ve bol bol su bir günlük doğa yürüyüşü için mutlaka yanınızda bulundurulması gerekenler.

Bir de küçük tavsiye: Parkta yeme-içme molaları için çeşitli noktalarda bir kaç tane restoran ve kafe var ama yiyecekler son derece kötü. Her restoranda aynı menü mevcut, menüde de toplam 3-4 adet bol yağlı, kötü görünümlü fastfood seçeneği. Mecburen aldığım hamburgerin yarısını bile yiyemezken, etraftaki Hırvat ailelere gözüm takılıyor. Bu konuda tecrübeli ya da önceden uyarılmış olmalılar ki hepsi yanlarında piknik sepetleriyle, evde hazırladıkları yiyeceklerle gelmişler. Sözün kısası, yapabilirseniz kendi piknik çantanızı hazırlayıp getirin derim buraya.

Diğer bir tavsiye ise ziyaretin zamanlaması ile ilgili. Biz sabah yürüyüşe başlamamıza ve yüksek sezonda olmamamıza rağmen yürüyüş patikalarında ara sıra büyük turist gruplarının yarattığı trafik sıkışıklıklarına takılıyoruz. Yüksek sezon olan yaz mevsiminde buraya gelen ziyaretçi sayısının çok daha fazla olduğunu düşünecek olursak, sabah mümkün olduğunca erkenden yürüyüşe başlamakta fayda var.

Ve yürüyüş yollarında zaman zaman trafik sıkışıklıkları…

Peki neler mi görüyoruz bu güzelim parkta gün boyunca? İşte karşılaştığımız manzaralardan bazı kareler:

Ama görülen manzara herşeye değer


Çok etkileyici bir milli park


Şelalelerden bir tanesi


Park sakinleri

Sabah 10:00 gibi başlayan yürüyüşümüzü saat 17:00′de bitiriyoruz, çünkü bizi bir sonraki durağımız olan ve geceyi geçireceğimiz şehir Zadar’a götürecek olan son otobüs saat 17:15′te. Bu kadar zaman yeter mi Plitvice Parkı için derseniz, bu nasıl bir seyahat programınız ve bütçeniz olduğuna bağlı. Eğer fazla zamanınız yoksa ve en kısa zamanda en çok sayıda şehir ve ada ziyaret etmek istiyorsanız bizim yaptığımız şekilde bir günübirlik program oldukça tatmin edici. Pek çok güzel göl ve şelale görebilir, güzel bir yürüyüş rotası takip edebilir, öğle yemeği ve dinlenme molalarına da zaman ayırabilirsiniz. Eğer zaman sıkıntınız yoksa ve seyahat bütçeniz elveriyorsa buradaki otellerden birinde bir kaç gece konaklamak da güzel bir alternatif olabilir. Bir kaç günlük ziyaretçiler için parkta farklı yürüyüş rotaları, orman yolları, ziyaret noktaları mevcut.

Zadar otobüsümüz vaktinde geliyor, bizi sabahki otobüsün bıraktığı duraktan biniyoruz yine. Biletleri daha önceden almaya gerek yok, otobüsün içindeki muavinden kişi başı 10 Euro olan biletlerimizi alıyoruz. 3 saat sonra Hırvatistan’daki ilk sahil şehrimiz olan Zadar’dayız. Bu hikaye de bir sonraki yazıda!

ŞİLAN KÜÇÜKOKUR BARTEL

Yazar Hakkında

ŞİLAN KÜÇÜKOKU…

Uzun yıllar İstanbul'da pazarlama profesyoneli olarak çalıştıktan sonra, plazalara ve kurumsal hayata veda ederek Berlin'e yerleşti.