Biraz Portekiz Biraz Las Vegas: Macau

Macau, Çin’e bağlı özerk bir bölge. İç işlerinde serbest, dış işlerinde Çin’e bağlı. Hong Kong’tan Macau’ya gitmek hiç de zor değil. Kowloon adasında Central feribottan Macau’ya gidiş dönüş 315 HKD, 60 yaş üstü 287 HKD. Feribotla yolculuk yaklaşık 1 saat 15 dakika sürüyor. İnişte pasaport kontrolü var. Pasaportsuz asla giremezsiniz. Yakın bir zaman önce Uygur Türkleri sahte pasaportla giriş yapmışlar. Bu nedenle Türk pasaportu görünce bizi normal sıradan alıp bir odaya getirdiler. Pasaportlarımızı dikkatle inceleyip fotokopilerini çektiler. Bu arada biraz bekledik. Biz 6 kişilik bir gruptuk. Ancak Türkiye’den aynı turla gelen 20 kişilik diğer grup gümrükte iki saate yakın beklemişler. 
Macau’ya indiğimiz gibi bir taksi şoförü ile anlaştık. 4 saatlik Macau şehir turu sonrası bizi Wynn otele bırakacak. Bu tur için 6 kişilik ücret 1300 HKD (170$). Kişi başı 28$. Turumuz Fishermans Wharf’tan başlıyor, burası bir balıkçı barınağı.

Daha sonra Grand Prix müzesine geliyoruz. Bu müzede birbirinden ilginç yarış arabalarını fotoğraflıyoruz.  

Aynı bina içindeki şarap müzesini de gezdik.

Daha sonra tarihi merkez Largo de Senado’ya geldik. Koloni dönemi Portekiz mimari tarzı ile yapılmış binalar meydanı çevreliyor. Bu meydan 2015’te UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirasları Listesi’ne dahil edilmiş. Meydandaki yer döşemesi Copacabana Sahilleri gibi, siyah beyaz karo taşlarla dalgalı bir şekilde döşenmiş.

Daha sonra meydanın sonundaki Se Katedrali’ne geldik.   

Katedral çıkışı aracımıza binip 17. yüzyılda yapılmış Cizvit kilisesinin bulunduğu tepeye geliyoruz. 1835’teki yangında kilisenin yalnız ön cephesi kalmış. St. Dominic Kilisesi’nin bu ön yüzü Macau’nun sembolü olmuş. Burada görüntü çok güzel.  

Aşağı kısımda pek çok yiyecek satan yer var. 

Burada biraz dolaşıp St. Dominic Kilisesi yakınındaki Macau müzesine girdik. Müze girişi 2$. 60 yaş üstü 1$’dan daha az. Müze içinde koloniyal dönem Portekiz mimarisi ile yapılmış binalar ve koloniyal yaşam anlatılıyor.
 
Daha sonra arabamıza binip A-Ma tapınağına geliyoruz. Burası Ming hanedanlığı zamanında yapılan Taoist tapınağı. Denizci ve balıkçıların tanrıçası Matsu’ya adanmış. Macau ismi de bu tanrıçanın isminden geliyor. Tapınağın özelliği tek bir kompleks içinde farklı ilahlara ibadet edilen pavyon ve kapıların olması.
 
Burada Çin kültürünün örnek bir ibadethanesi yapılmaya çalışılmış. Konfüçyüslük, Taoizm, Budizm hangi inançtan olursan ol bu ibadethanede ibadetini yapabiliyorsun.  

Çin’de kumar oynanabilen tek bölge, Macau bölgesi. Biz de turumuzun sonunda Lisboa Otel, Wynn, MGM gibi otellere girip buralardaki şovları izledik. Wynn oteldeki ejderha şov ilginçti. Otel girişi üzerindeki zemin bölümü tamamen açılıp içinden ejderha çıkıyor. Bir süre kızgın gözlerle bakan ağzından duman çıkaran ejderha bir süre sonra tekrar zemine giriyor.  

Gelmeden önce buradaki kumarhanelerde dönen paranın Las Wegas’takinden daha fazla olduğunu okumuştum. Ne derece doğrudur bilemiyorum. Buradaki oteller ve şovları Las Vegas ile boy ölçüşemez.
 Macau’dan aklımda kalanlar: Biraz Portekiz biraz Las Vegas, ancak her ikisini de gördüyseniz fazla bir şey kaçırmış değilsiniz.

HÜSEYİN YILMAZ

Yazar Hakkında

HÜSEYİN YILMAZ

 1942 Sinop Ayancık doğumluyum. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunuyum. Mecburi hizmet nedeni ile Hakkari, Yüksekova, Siirt’te görev yaptım.